radar zararlımı ?
Dünyada sınırlı sayıda yapılmış bazı çalışmalarda deniz canlılarının davranışları ve fizyolojileri üzerine sonarların etkisinin olup olmadığının araştırıldığını söyleyen Sinop Üniversitesi Su Ürünleri Fakültesi Avlama ve İşlenme Teknolojisi Bölümü öğretim üyesi Yrd.Doç.Dr. Sedat Gönener, kalkan gibi yassı balıklarda duyma ve algılama yeteneğinin az olduğunu belirtti.
Yapılan araştırmalarda mezgitlerin 10-100Hz, hamsi ve sardalya türü balıkların ise 100-1000Hz frekanslı ses dalgalarını algıladıklarının belirlendiğini kaydeden Yrd.Doç.Dr. Gönener, sonarlardan gönderilen ses dalgalarının ise 20-50 KHz arasında olduğunu, balık üretiminin büyük bölümünü oluşturan, ekonomik öneme sahip bu türlerin de gönderilen ses dalgalarını duymalarının mümkün olmadığını dile getirdi. Gelişen teknolojiden balık sürülerinin kaçmasının mümkün olmadığını, o nedenle yapılan av miktarı konusunda yeni düzenlemeler yapılması gerektiğini söyledi.
BALIK NESLİ TEHLİKEDE
Sonar cihazlarının bütün balıkçı teknelerinde mevcut olduğunu belirten Yrd.Doç.Dr. Gönener, bu cihazların kullanılmamasının mümkün olmadığını vurgulayarak, “Sonar olmazsa avcılık mümkün olmaz. Bu cihazlar daha çok hamsi avcılığında kullanılıyor. Ama son yıllarda palamut avında da sonar cihazları devreye sokuluyor. Artık bütün tekneler bu cihazlara göre dizayn ediliyor. Yaklaşık 1980’li yıllardan bu yana kullanılan sonar cihazları sayesinde balık bol miktarda avlanıyor. Balıkların kurtulma şansı olmuyor. Gelişen teknoloji avcılığı artırdığı için balık nesli de tehlikeye giriyor” diye konuşarak şöyle devam etti:
DEVLETİN DENETİMLERİ YETERSİZ
“Bütün balıkçılar sonar cihazını kullanabiliyor. Bu konuda devletin denetimleri de maalesef yeterli değil. Sonar cihazları tecrübe gerektirmeden balığın kolayca bulunması ve yoğun şekilde avlanabilmesine olanak sağlıyor. Bu nedenle sonarın balığın azalması yönünde bir etkiye sahip olduğu açıktır.
Balıklarda kendilerini koruyabilmek ve yaşamlarını sürdürebilmek için kendilerince sürü halinde farklı yönlere giderek çeşitli yöntemler deniyor. Ama teknoloji karşısında yapabileceği pek birşey olmuyor.”
Kaynak: Hurriyet
SİNOP Üniversitesi Su Ürünleri Fakültesi öğretim üyesi Yrd.Doç.Dr. Sedat Gönener, sonarların tecrübe gerektirmeden balığın kolayca bulunması ve yoğun şekilde avlanabilmesine olanak sağladığını belirterek, “Bu nedenle sonarın balığın azalması yönünde bir etkiye sahip olduğu açıktır. Ancak bir dönem tartışma konusu olduğu gibi gönderdiği ses dalgalarının balık türlerine bir zararı yok” dedi.
Dünyada sınırlı sayıda yapılmış bazı çalışmalarda deniz canlılarının davranışları ve fizyolojileri üzerine sonarların etkisinin olup olmadığının araştırıldığını söyleyen Sinop Üniversitesi Su Ürünleri Fakültesi Avlama ve İşlenme Teknolojisi Bölümü öğretim üyesi Yrd.Doç.Dr. Sedat Gönener, kalkan gibi yassı balıklarda duyma ve algılama yeteneğinin az olduğunu belirtti.
Yapılan araştırmalarda mezgitlerin 10-100Hz, hamsi ve sardalya türü balıkların ise 100-1000Hz frekanslı ses dalgalarını algıladıklarının belirlendiğini kaydeden Yrd.Doç.Dr. Gönener, sonarlardan gönderilen ses dalgalarının ise 20-50 KHz arasında olduğunu, balık üretiminin büyük bölümünü oluşturan, ekonomik öneme sahip bu türlerin de gönderilen ses dalgalarını duymalarının mümkün olmadığını dile getirdi. Gelişen teknolojiden balık sürülerinin kaçmasının mümkün olmadığını, o nedenle yapılan av miktarı konusunda yeni düzenlemeler yapılması gerektiğini söyledi.
BALIK NESLİ TEHLİKEDE
Sonar cihazlarının bütün balıkçı teknelerinde mevcut olduğunu belirten Yrd.Doç.Dr. Gönener, bu cihazların kullanılmamasının mümkün olmadığını vurgulayarak, “Sonar olmazsa avcılık mümkün olmaz. Bu cihazlar daha çok hamsi avcılığında kullanılıyor. Ama son yıllarda palamut avında da sonar cihazları devreye sokuluyor. Artık bütün tekneler bu cihazlara göre dizayn ediliyor. Yaklaşık 1980’li yıllardan bu yana kullanılan sonar cihazları sayesinde balık bol miktarda avlanıyor. Balıkların kurtulma şansı olmuyor. Gelişen teknoloji avcılığı artırdığı için balık nesli de tehlikeye giriyor” diye konuşarak şöyle devam etti:
DEVLETİN DENETİMLERİ YETERSİZ
“Bütün balıkçılar sonar cihazını kullanabiliyor. Bu konuda devletin denetimleri de maalesef yeterli değil. Sonar cihazları tecrübe gerektirmeden balığın kolayca bulunması ve yoğun şekilde avlanabilmesine olanak sağlıyor. Bu nedenle sonarın balığın azalması yönünde bir etkiye sahip olduğu açıktır.
Balıklarda kendilerini koruyabilmek ve yaşamlarını sürdürebilmek için kendilerince sürü halinde farklı yönlere giderek çeşitli yöntemler deniyor. Ama teknoloji karşısında yapabileceği pek birşey olmuyor.”
Kaynak: Hurriyet
Yorum Gönder